Bilgilendirme Foruma giriş veya şifre ile ilgili sorun yaşayanlar [email protected] adresine sorunu anlatarak mail atabilirsiniz.

Kaybetti 5 TL.ye Kupon Size İyi Para

PoleStar

Tanınmış üye
Aktif Üye
Ayrıcalıklı Üye
Yeni Üye
427
155
43
1) Hanover: ilk yari 1.5 üst dedik 1-0 bitti.
2) Middlesbourg: ilk yari:1.5 ust 2-1 tmm.
3) Portmouth-Arsenal: ilk yari: 1 gol 0-1 tmm.
4) Paris-Lens ilk yari 1 gol verdik.0-1 tmm.
5) Santa-Porto ilk 1-15 dk.w2 ( hatali seçim aceleden) ilk yari: 0-1 oldu.
bir değerlendirme yapilirsa 5 maç.ve hepsi ilk yarida bitecek.Hanover ve Porto tutmadi.3 sistem olurdu ancak.Tamamini 5 dk.da yaptigimizi da ilave edelim.
 

Shellac

Moderator
Yönetici
Moderatör
Ayrıcalıklı Üye
TC Onaylı
103,523
154,468
113
biz akil ne diye verelim.akli olmayan bahisci mi var.sadece bir kupon denemesi yaptik.5 macta 3 tuttu.5 dklik bir kuponda
Haklısın dostum herkesin oyun tarzı farklıdır herkes böyle paylaşsa bir insan kupon yaparken daha dikkatli yapar kafasına yatarı yapar herkesin görüşü farklıdır denenebilir yaptığın seçimler gayet güzel :);)
 

PoleStar

Tanınmış üye
Aktif Üye
Ayrıcalıklı Üye
Yeni Üye
427
155
43
biz akil ne diye verelim.akli olmayan bahisci mi var.sadece bir kupon denemesi yaptik.5 macta 3 tuttu.5 dklik bir kuponda
Haklısın dostum herkesin oyun tarzı farklıdır herkes böyle paylaşsa bir insan kupon yaparken daha dikkatli yapar kafasına yatarı yapar herkesin görüşü farklıdır denenebilir yaptığın seçimler gayet güzel :);)
Bahis dünyasinda milyonlarca bahisci vardir kuşkusuz.Her bir bahiscinin de bahis alma kupon olusturma oran secme vs..gibi bircok tercihi tarzi kesinlikle farklidir.Bunlar içinde başkasinin tarz midelkerini bile kopya edeni de var,tamamen kendine özgü yapani da.Fakat bunlari belki kategorilere ayirinca alt/üst gol var ilk yari mac sonu mac sonu maç oncesi canli gibi genel bir bakis ta birkac ayirici noktalar var.Bir kismi da spor yerine casino...
Şimdi,peki neden bazi bahisçilerin kuponu çok tutar da bazisinin da neredeyse hic tutturamaz.tutturanlarin daha zeki kabiliyetli olduklarindan değildir.İste tam burada "tarz" devreye girer.Adam klasik idda bayi kuponu gibi on tane mac yazarsa 3 ihtimalden 1/3×1/3×1/3 bu şekilde bile üc macta tutna olasiligi 27 de birdir.siz birde bunu on maçta hesap edin.tutmasi halinde de ki bu olasilk mevcüt,şans faktorü vardir loto gibi.
Bahis te bir kupon risk ve miktardir temel etken kullanilan.3-4 maclik bir kupon tamami 3.00 oran,yüksek 1k,..5k gibi oynayan da var.on maç 3 tl.ye de.Hemen burada tercihler dökulur uyelerce kafalarda tabii..
Bu yazimi onlarca sayfa olarak uzun zaman bahis ile ugraşan bahisçiler kendi fikirlerini yazabilir.Herhesin fikrine de saygili olmaliyiz.Çünku burada doğru-yanlış gibi ikliem yoktur,ve bu ikileme göre de kupon olsun fikir olsun yargılamaya gidilemez.Herşeyden önce,konuşulan konu bahistir.Bunun birde önemli şans faktòru vardir.Olmadik kupon tutar da % 100 garanti diye bakilani tutmaz.
Sonuç: Bahis bir eğlencedir,tutkudur kazanmak yada kaybetmekle de sonuçlanir.
Okuma sabrı gösterenlere teşekkur ederim.Hepinize bol bol şanslar..
 

gmler1996

Tanınmış üye
Aktif Üye
Ayrıcalıklı Üye
Yeni Üye
211
80
28
Bahis dünyasinda milyonlarca bahisci vardir kuşkusuz.Her bir bahiscinin de bahis alma kupon olusturma oran secme vs..gibi bircok tercihi tarzi kesinlikle farklidir.Bunlar içinde başkasinin tarz midelkerini bile kopya edeni de var,tamamen kendine özgü yapani da.Fakat bunlari belki kategorilere ayirinca alt/üst gol var ilk yari mac sonu mac sonu maç oncesi canli gibi genel bir bakis ta birkac ayirici noktalar var.Bir kismi da spor yerine casino...
Şimdi,peki neden bazi bahisçilerin kuponu çok tutar da bazisinin da neredeyse hic tutturamaz.tutturanlarin daha zeki kabiliyetli olduklarindan değildir.İste tam burada "tarz" devreye girer.Adam klasik idda bayi kuponu gibi on tane mac yazarsa 3 ihtimalden 1/3×1/3×1/3 bu şekilde bile üc macta tutna olasiligi 27 de birdir.siz birde bunu on maçta hesap edin.tutmasi halinde de ki bu olasilk mevcüt,şans faktorü vardir loto gibi.
Bahis te bir kupon risk ve miktardir temel etken kullanilan.3-4 maclik bir kupon tamami 3.00 oran,yüksek 1k,..5k gibi oynayan da var.on maç 3 tl.ye de.Hemen burada tercihler dökulur uyelerce kafalarda tabii..
Bu yazimi onlarca sayfa olarak uzun zaman bahis ile ugraşan bahisçiler kendi fikirlerini yazabilir.Herhesin fikrine de saygili olmaliyiz.Çünku burada doğru-yanlış gibi ikliem yoktur,ve bu ikileme göre de kupon olsun fikir olsun yargılamaya gidilemez.Herşeyden önce,konuşulan konu bahistir.Bunun birde önemli şans faktòru vardir.Olmadik kupon tutar da % 100 garanti diye bakilani tutmaz.
Sonuç: Bahis bir eğlencedir,tutkudur kazanmak yada kaybetmekle de sonuçlanir.
Okuma sabrı gösterenlere teşekkur ederim.Hepinize bol bol şanslar..
sen iki gundur yav 800 liradan bahsediyor kendini tipsci sandı bir anda ayar oluyorum boylelerine ya al kıdem tazminatı
 

PoleStar

Tanınmış üye
Aktif Üye
Ayrıcalıklı Üye
Yeni Üye
427
155
43
sen iki gundur yav 800 liradan bahsediyor kendini tipsci sandı bir anda ayar oluyorum boylelerine ya al kıdem tazminatı
biz 800 liradan yada 8 lira miktar çok önemli değil..15 ocaktan bu yana 25 bin tl.oynadim belki çekip yatirdiklarimizla birlikte.Şimdi paranin miktari ne övünülecek birsey nede başka türlü..Bu tipster mipster gibi yavanci kelimelerle dillendirdiginiz kişilerden de hiç hoşlanmam.böyle oldugunu beyan edenlerdende...Size oynadigimiz miktarlari ispat icin burda paylaşmak zorunda da değilim.Sizin ne düsunecenize göre yazmadik.Yine yazacağiz zanan zaman benim keyfim bilir.Gereksiz ise buranin bir yöneticileri vardir..
 

PoleStar

Tanınmış üye
Aktif Üye
Ayrıcalıklı Üye
Yeni Üye
427
155
43
Geçenlerde kazançtan 10 kişiye 20 tl.diye konu açinca burada kimse olumsuz yazmadi.Menfaat dünyasi.
 

dusting34

Ne mutlu TÜRKÜM diyene
Aktif Üye
Ayrıcalıklı Üye
8,327
3,187
113
psikolojik skıntıları olabilir.hoşgörülü olalım
 

PoleStar

Tanınmış üye
Aktif Üye
Ayrıcalıklı Üye
Yeni Üye
427
155
43
psikolojik skıntıları olabilir.hoşgörülü olalım
Psikolojide " hasta insanın" tanımımi yapılamamıştir.Ancak " sağlıklı insan" tanımindan bir çikarim vardır.Söyle ki; " Sağlıkli insan kendi iç dünyası ve çevresi ( toplumla) barışık insandır".Bu tanımı karşılamayan insanı da psikolojik hasta olarak tanımlar.
Biz 78 gençliğin siyasi geleneğinde bulunduk yaşadik.Bu geleneğin en önemli nitelerinden biri de bu gençlik fikir ve düşuncelerle yoğrulmasidir.Ve bu insanlar aynen 68 kuşağinin bir devamidirlar.
" Bol şanslar" i da ekleyelim .
 

PoleStar

Tanınmış üye
Aktif Üye
Ayrıcalıklı Üye
Yeni Üye
427
155
43
1950 - 1970 yılları arasında doğanlar okusun...
NESLİ TÜKENEN DİNAZORLAR MİSALİ ÖZEL BİR NESİL..!
AmasyaDiğerEğitimPolitika
Yazan: Misafir Kalemler -29 Aralık 2019

Hepsi şahsına münhasır özel üretilmiş, yokluklar içinde yetişmiş yaralı bir nesil…
KİM BUNLAR?
1950 ile 1970 yılları arasında bu dünyaya merhaba demiş en genci 50, en delikanlısı 70 yaşında HALA 18’LİK DELİ TAYLAR GİBİ İDEALLERİNİN PEŞİNDEN KOŞAN HESAPSIZ BİR NESİL..?
Hiçbirinin altına hazır bez bağlanmamış…
Höllük üzerinde yatmış, şeker çuvalından pantolon, canik lastikten ayakkabı giymiş…
Evde inek beslemiş, kendine okulda ABD süt tozu içirilerek beslenmiş, bir garip nesil…
Hiçbirinin renkli çocukluk resmi olmamış…
Hatta hiç bebeklik çocukluk resmi olmamış…
Hiç biri kreş, dershane, özel okul görmemiş…
Ama hepsi profesörlere ders verecek kadar bilgi sahibi olan bir tuhaf nesil…
Harp görmüş, darp görmüş…
Baskı, çatışma, sorguda işkence görmüş…
Karakolda sorgu da Filistin askısını, ceza evini de isyanla tanışmış…
İHANET VE KALLEŞLİKLE işkence de insanın hayvan yüzünü görmeyeni kalmamış…
En azı 5 ihtilal, 6 muhtıra, 7 post-modern darbeden sağ salim paçayı yırtmış…
En azı 10 ekonomik krizden nasibini almış…
Tecrübe abidesi yoklukla terbiye edilmiş, direnç abidesi bir nesil…
Bu nesil özel bir nesil, birbirini vatan için katletmiş…
Vurmuş, vurulmuş…
Dövmüş, dövülmüş…
Ne yaptıysa yoluyla yordamıyla kendi meşrebine uygun ahlakına yakışanı yapmış…
Düşmanında merdini aramış, buldu mu hakkını teslim edip onu da sevmiş…
Dostun namerdinden, arkadan hançerleyeninden nefret etmiş…
Birbirini yok etme pahasına ölümüne mücadele etmiş, ama neslini tüketememiş…
İntihar sayılmasın diye idam sehpalarına selam veren inançlı yiğitlerde, sırtından kurşunlanıp dostunun kucağında can veren ana kuzuları da bu nesilden çıkmış…
68’liler de 78’liler de bu neslin deli tayları, ipe sapa gelmeyen savaşçıları da bu neslin temsilcileri tarihe adlarını kanları ile yazmıştır…
Bunlar bu neslin üretim harikası mı yoksa üretim hatası mı tartışılır ama bu neslin istisnasız tamamı karşılıksız hesapsız bu vatanı sevmiş…
1950 ve 1970 yılları arasında doğanlar gerçekten özel üretim, çoğu yatılı okumuş, kardeşlik ve paylaşma duygusu zirve yapmış…
Çok kitap okumuş, en azı liseyi bitirmiş, hayatı yaşayarak öğrenmiş…
En azı simitçilik, olmadı ayakkabı boyacısı, tamirci çırağı, inşatta amelelik, pazarcılık hamallık yaparak okul harçlığını çıkarmıştır…
Ne ailesine ne devletine ekonomik yük olmamış, geneli bir baltaya sap olmuştur…
Muhanete muhtaç da olmamış, ezilmiş ama ezik kalmamıştır…
Aç, açık, evsiz yurtsuz, aşsız susuz kalmış, kimseye mudara etmemiş…
Eğilmemiş, el etek öpmemiş, aç yatmış, kuyruğu dik tutmuş…
Kan kusmuş, kızılcık şerbeti içiyorum demiş…
Dik durmuş dikleşmemiş kendi şahsına münhasır özel bir nesildir…
Görevini, sorumluluğunu bilen… Onuru için bir pireye bir yorgan yakan, öfkeli hırçın bir acayip nesil bu 1950 ile 1970 yılları arasında doğan dinazorlar…
İyi bakın, bunlar bu son kalan kadife ye sarılmış çelik yumruk misali yumuşak gözüküp indiği yeri dağıtan bu özel neslin öfkesinden sakının…
Bu soyu tükenen son kalanlarına aşağıdaki resimlerde iyi bakın…
Bunlar kimi sokakta oyun arkadaşım, kimi ilk okul arkadaşım…
Kimisi öğretmen okulunda aşımı paylaştığım kader arkadaşım…
Kimisi üniversitede silahındaki son kalan mermiyi çatışmada kendimi korumam için benimle paylaşan dava, silah can arkadaşım…
Kimi de DÖRT duvar arasında çıkan isyanda sırtımı dayadığım cezaevi Yusufiye ,Taş medreseli arkadaşım…
Kimisi de Anadolu yollarında ömrümüzü adadığımız bir ülkü, bir ideal dava uğruna bir ömür feda ettiğimiz yol arkadaşlarım…
Bunlara iyi bakın, Sizin evinizde de bu resimdekilerden kalan varsa bunları korumaya alın…
Çünkü bunların nesilleri tükenmek üzere…
Bunların üretimi sonlandı…
Kullanım sureleri doldu, tedavülden kalktı…
Neden bu nesil özel biliyor musunuz..?
Bu neslin üzerinden silindir gibi devlet geçti…
Dozer gibi dünya milletleri ezdi geçti…
Hayat bu nesli sınadı, demedi, çarkının dişlilerin den öğüttü ama tüketemedi…
Bu çarktan kurtula bilen kurtuldu…
İşte bu gün nesli tükenen çarkın dişlileri arasından yaralı kurtulan bu nesil, yaralı da sakat da olsa yine de şükretmeyi, tevekkülü, sabırlı davranmayı yasamayı hayatta kalmayı bildi…
Bu nesil, ihanetin acısını, dost hançerinin sancısını, ölümüne yoldaşlığı, mezara kadar arkadaşlığı bildi…
Dostu için can vermeyi de, elindeki son lokmayı paylaşmayı da, sadakati de vefayı da bildi…
Bu nesil, katı, aksi, deli, serttir…
Bir o kadarda merttir, hoş görülü ve merhametlidir…
Bu neslin yaşarken öğrendikleri bilgi ve kaybederken edindikleri tecrübe en büyük servetidir…
Yani bu 1950 ve 1970 yılları arasında doğan dinazorlar tam bir müzelik antika nesildir…
Onun için 1950 ile 1970 yılları arasında doğmuş, hala inadına yaşayan, ana baba, amca, dayı, teyze, hala, yenge dede anneanne babaanne her neyiniz varsa değerini bilin..!
Çünkü bunlar elinizdeki son değerli hazinelerinizdir…
Oturun onlarla konuşun, dinleyin onlardan geçmişi öğrenin…
Sonra arar da bulamazsınız…
Çünkü onlar yakın tarihin son canlı kaynak kişileri, her biri iki ayaklı sözlü yakın tarih kitabıdır…
Benden söylemesi…
Vesselam…
MEVLÜT KALELİ
 

PoleStar

Tanınmış üye
Aktif Üye
Ayrıcalıklı Üye
Yeni Üye
427
155
43
1950 - 1970 yılları arasında doğanlar okusun...
NESLİ TÜKENEN DİNAZORLAR MİSALİ ÖZEL BİR NESİL..!
AmasyaDiğerEğitimPolitika
Yazan: Misafir Kalemler -29 Aralık 2019

Hepsi şahsına münhasır özel üretilmiş, yokluklar içinde yetişmiş yaralı bir nesil…
KİM BUNLAR?
1950 ile 1970 yılları arasında bu dünyaya merhaba demiş en genci 50, en delikanlısı 70 yaşında HALA 18’LİK DELİ TAYLAR GİBİ İDEALLERİNİN PEŞİNDEN KOŞAN HESAPSIZ BİR NESİL..?
Hiçbirinin altına hazır bez bağlanmamış…
Höllük üzerinde yatmış, şeker çuvalından pantolon, canik lastikten ayakkabı giymiş…
Evde inek beslemiş, kendine okulda ABD süt tozu içirilerek beslenmiş, bir garip nesil…
Hiçbirinin renkli çocukluk resmi olmamış…
Hatta hiç bebeklik çocukluk resmi olmamış…
Hiç biri kreş, dershane, özel okul görmemiş…
Ama hepsi profesörlere ders verecek kadar bilgi sahibi olan bir tuhaf nesil…
Harp görmüş, darp görmüş…
Baskı, çatışma, sorguda işkence görmüş…
Karakolda sorgu da Filistin askısını, ceza evini de isyanla tanışmış…
İHANET VE KALLEŞLİKLE işkence de insanın hayvan yüzünü görmeyeni kalmamış…
En azı 5 ihtilal, 6 muhtıra, 7 post-modern darbeden sağ salim paçayı yırtmış…
En azı 10 ekonomik krizden nasibini almış…
Tecrübe abidesi yoklukla terbiye edilmiş, direnç abidesi bir nesil…
Bu nesil özel bir nesil, birbirini vatan için katletmiş…
Vurmuş, vurulmuş…
Dövmüş, dövülmüş…
Ne yaptıysa yoluyla yordamıyla kendi meşrebine uygun ahlakına yakışanı yapmış…
Düşmanında merdini aramış, buldu mu hakkını teslim edip onu da sevmiş…
Dostun namerdinden, arkadan hançerleyeninden nefret etmiş…
Birbirini yok etme pahasına ölümüne mücadele etmiş, ama neslini tüketememiş…
İntihar sayılmasın diye idam sehpalarına selam veren inançlı yiğitlerde, sırtından kurşunlanıp dostunun kucağında can veren ana kuzuları da bu nesilden çıkmış…
68’liler de 78’liler de bu neslin deli tayları, ipe sapa gelmeyen savaşçıları da bu neslin temsilcileri tarihe adlarını kanları ile yazmıştır…
Bunlar bu neslin üretim harikası mı yoksa üretim hatası mı tartışılır ama bu neslin istisnasız tamamı karşılıksız hesapsız bu vatanı sevmiş…
1950 ve 1970 yılları arasında doğanlar gerçekten özel üretim, çoğu yatılı okumuş, kardeşlik ve paylaşma duygusu zirve yapmış…
Çok kitap okumuş, en azı liseyi bitirmiş, hayatı yaşayarak öğrenmiş…
En azı simitçilik, olmadı ayakkabı boyacısı, tamirci çırağı, inşatta amelelik, pazarcılık hamallık yaparak okul harçlığını çıkarmıştır…
Ne ailesine ne devletine ekonomik yük olmamış, geneli bir baltaya sap olmuştur…
Muhanete muhtaç da olmamış, ezilmiş ama ezik kalmamıştır…
Aç, açık, evsiz yurtsuz, aşsız susuz kalmış, kimseye mudara etmemiş…
Eğilmemiş, el etek öpmemiş, aç yatmış, kuyruğu dik tutmuş…
Kan kusmuş, kızılcık şerbeti içiyorum demiş…
Dik durmuş dikleşmemiş kendi şahsına münhasır özel bir nesildir…
Görevini, sorumluluğunu bilen… Onuru için bir pireye bir yorgan yakan, öfkeli hırçın bir acayip nesil bu 1950 ile 1970 yılları arasında doğan dinazorlar…
İyi bakın, bunlar bu son kalan kadife ye sarılmış çelik yumruk misali yumuşak gözüküp indiği yeri dağıtan bu özel neslin öfkesinden sakının…
Bu soyu tükenen son kalanlarına aşağıdaki resimlerde iyi bakın…
Bunlar kimi sokakta oyun arkadaşım, kimi ilk okul arkadaşım…
Kimisi öğretmen okulunda aşımı paylaştığım kader arkadaşım…
Kimisi üniversitede silahındaki son kalan mermiyi çatışmada kendimi korumam için benimle paylaşan dava, silah can arkadaşım…
Kimi de DÖRT duvar arasında çıkan isyanda sırtımı dayadığım cezaevi Yusufiye ,Taş medreseli arkadaşım…
Kimisi de Anadolu yollarında ömrümüzü adadığımız bir ülkü, bir ideal dava uğruna bir ömür feda ettiğimiz yol arkadaşlarım…
Bunlara iyi bakın, Sizin evinizde de bu resimdekilerden kalan varsa bunları korumaya alın…
Çünkü bunların nesilleri tükenmek üzere…
Bunların üretimi sonlandı…
Kullanım sureleri doldu, tedavülden kalktı…
Neden bu nesil özel biliyor musunuz..?
Bu neslin üzerinden silindir gibi devlet geçti…
Dozer gibi dünya milletleri ezdi geçti…
Hayat bu nesli sınadı, demedi, çarkının dişlilerin den öğüttü ama tüketemedi…
Bu çarktan kurtula bilen kurtuldu…
İşte bu gün nesli tükenen çarkın dişlileri arasından yaralı kurtulan bu nesil, yaralı da sakat da olsa yine de şükretmeyi, tevekkülü, sabırlı davranmayı yasamayı hayatta kalmayı bildi…
Bu nesil, ihanetin acısını, dost hançerinin sancısını, ölümüne yoldaşlığı, mezara kadar arkadaşlığı bildi…
Dostu için can vermeyi de, elindeki son lokmayı paylaşmayı da, sadakati de vefayı da bildi…
Bu nesil, katı, aksi, deli, serttir…
Bir o kadarda merttir, hoş görülü ve merhametlidir…
Bu neslin yaşarken öğrendikleri bilgi ve kaybederken edindikleri tecrübe en büyük servetidir…
Yani bu 1950 ve 1970 yılları arasında doğan dinazorlar tam bir müzelik antika nesildir…
Onun için 1950 ile 1970 yılları arasında doğmuş, hala inadına yaşayan, ana baba, amca, dayı, teyze, hala, yenge dede anneanne babaanne her neyiniz varsa değerini bilin..!
Çünkü bunlar elinizdeki son değerli hazinelerinizdir…
Oturun onlarla konuşun, dinleyin onlardan geçmişi öğrenin…
Sonra arar da bulamazsınız…
Çünkü onlar yakın tarihin son canlı kaynak kişileri, her biri iki ayaklı sözlü yakın tarih kitabıdır…
Benden söylemesi…
Vesselam…
MEVLÜT KALELİ
Bir arkaşim bu makaleyi wattsaptan atti.Okudum çok etkilendim.Bu konu başlığinda paylaşmak belki foruma uygun olmadi biliyorum.Ayri bir " külturel" saydada iyi olurdu.Yanliz bu makaleyi sakın kimse üzerine alinarak yukardaki konu başliginin bir devami olarak algilamasin lütfen.Iyi gunler..
 
Üst